Adrenal tümör (böbrek üstü bezi kanseri), böbrek üstü bezlerinde görülen tümörlerdir. Adrenal tümör iyi huylu veya kanserli olabilir. Böbreküstü bezleri (adrenal bezler) her iki böbreğin üst kısmına yerleşmiş yaklaşık 3-4 gram ağırlığında olan bezlerdir. Adrenal bezler korteks (dış tabaka) ve medulla (iç bölüm)’den oluşur. Bu bezler farklı vücut fonksiyonlarını düzenleyen hormonların üretiminden sorumlu endokrin sisteminin bir parçasıdır.
Böbreküstü bezi bu hormonları yapmak için kanda bulunan kolesterolü kullanır. Kolesterolün adrenal bez tarafından alınması ve hormonların yapımını hipofiz bezinden salgılanan ACTH hormonu uyarır.
Böbrek Üstü Bezleri
Böbrek üstü bezleri endokrin sistemin bir parçasıdır. İki böbreküstü bezi vardır ve her biri böbreğin üstüne oturur. Böbreküstü bezleri hayatta kalmamız için gerekli bir dizi hayati hormonların üretiminden sorumludurlar. Adrenal bezlerin iki bölümü vardır. Dış kısmına korteks ve iç kısmına da medulla denir.
Tümör böbrek üstü bezlerinde geliştiğinde genellikle belirli bir hormonun çok üretilmesine neden olur. Aşırı miktarlarda hormon ürütelimesi etkilenen adrenal bezin parçasına bağlıdır. Bazı endokrin tümörler aşırı hormon üretilmesine neden olmayabilir ve herhangi bir belirgin belirtilere neden olmayabilir. Bunlar çalışmayan tümörler olarak bilinirler.
Adrenal bezler tarafından üretilen bazı hormonlar ve görevleri;
- Kortizol (korteks): Kortizol hormunu metabolizma üzerinde etkilidir. Salgılanan bu hormon stres ve enfeksiyonlardan korunmamıza yardımcı olur.
- Aldosteron (korteks): Aldosteron hormonu kan basıncı, vücudunuzdaki sıvı ve elektrolit (su ve tuz) dengesini etkileyen sodyum ve potasyum düzeylerini düzenler.
- DHEA (korteks): Vücuttaki erkek seks hormonları (androjenler) ve kadın cinsiyet hormonları (östrojenler) yapmak için DHEA kullanır. Ayrıca kadınlarda seks isteğinin oluşmasını sağlar. DHEA hormonunun salgılanması genellikle 30’lu yaşlardan sonra azalır.
- Katekolaminler (medulla): Katekolamin (epinefrin ve norepinefrin) vücudunuzun strese ya da korku nasıl tepki etkilemektedir. Onlar kalp hızı, kan basıncı, solunum, gücü ve uyanıklık artırabilir.
Adrenal Tümör Çeşitleri
Adrenal bezin tümörleri korteks veya medulla ya gelişebilir. Korteksin iyi huylu tümörleri adrenal kortikal adenom olarak adlandırılır. Malign (kanserli) tümörler adrenal kortikal karsinom olarak adlandırılır.
İyi Huylu Adrenal Tümörler: Genellikle başka bir hastalık için yapılan testler sonucunda tesadüfen bulunan ve vücudun başka yerlerine yayılmayan tümörlerdir.
Fonksiyonel Tümör: Adrenal tümörler kanser olma ve yayılma yeteneğine sahip olmasına rağmen genellikle iyi huyludur. İyi huylu tümörler fonksiyonel hala hormonları üretmek ve hormon ilişkili belirtilerin testler sırasında bulunabilir.
Kanserli Adrenal Tümörler (Malign): Her yıl ortalama 300 – 500 kişide görülür ve bunlarda genellikle adrenal kortikal karsinom vardır. Bazı genetik hastalıklar da bu tümörlerin oluşma riskini artırabilir.
Risk Faktörleri
Kanserli böbreküstü bezi tümörleri nedeni bilinmemektedir. Ancak bazı kalıtsal koşullar nedeniyle böbreküstü bezi tümörü gelişme riski daha yüksektir. Böbreküstü bezi tümörleri riskini yükselten bazı kalıtsal durumlar şunlardır:
- Multipl endokrin neoplazi tip 2 (MEN2)
- Li-Fraumeni sendromu
- Von Hippel-Lindau sendromu
- Nörofibromatozis tip 1
- Carney kompleksi
Böbrek Üstü Bezi Kanseri Nedenleri
Birçok kanser türü gibi adrenal kanserin de kesin nedenleri bilinmemektedir. Bununla birlikte bir böbrek üstü tümörü Çoklu Endokrin Neoplazi (MEN 1 ve MEN 2) kişilerde gelişme riski daha yüksek olabilir.
MEN 1 ve MEN 2 hatalı bir genin neden olduğu çok nadir bir kalıtsal durumdur. MEN 1 (iyi huylu) ve MEN 2 phaeochromocytomas (bazen kötü huylu olabilir) adrenal adenom ile ilişkilidir. MEN1’li veya MEN2’li akrabaları olan kişiler bu yüzden bir genetik tarama yapmasında fayda vardır.
Adrenal Tümör Belirtileri
Bir böbreküstü bezi tümörü olan kişilerde aşağıdaki belirtilerler görülebilir. Bazen bir böbreküstü bezi tümörü olan kişilerde bu belirtilerin hiçbiri de görülmeyebilir.
- Yüksek tansiyon
- Düşük potasyum seviyesi
- Kalp çarpıntısı
- Sinirlilik hali
- Anksiyete ya da panik atak duygular
- Baş ağrısı
- Aşırı terleme
- Diyabet (şeker hastalığı
- Karın ağrısı
- Açıklanamayan kilo alımı yada kilo kaybı
- Zayıflık
- Karın çatlakları
- Aşırı kıllanma
- Genital değişiklikler
- Olağandışı akne
- Cinsel dürtülerde (libido) değişmeler
Buna ek olarak feokromositoma, kan basıncını ve stresi düzenleyen hormonların tehlikeli dalgalanmaları neden olabilir. Hormonal dalgalanmalar kalp krizi, inme (felç), kanama, yada kan basıncının çok çabuk yükselmesine ve beraberinde ani ölüm riskini artırabilir.
Malign (kanserli) Tümörler Adrenal Kortikal Karsinom Belirtileri
Glukokortikoid: Adrenal bezlerin salgıladığı günlük aktivitelerde veya stres durumunda salgılanan steroid hormonlardır. Hem vücutta salgılanmakta hem de sentetik olarak üretilmektedir. İnsanda salgılanan en önemli glükokortikoid kortizoldür. Bu hormonun aşırı salgılanması göbek bölgesinde kilo almaya, bacaklarda zayıflığa, kas problemlerine, boynun arka kısmında yağ birikmesine ve yanaklarda şişliğe yol açabilir. Ayrıca yüksek kan basıncı (hipertansiyon), kemik erimesi (osteoporoz), depresyon, obezite ve vücutta kıllanmaya yol açabilir. Cushing sendromu bu belirtileri bir grup olarak tanımlamak için kullanılır.
Mineralokortikoidler: Bu gruptaki en önemli hormonlar aldesteron ve desoxycorticosterondur. Aldesteron vücudun sıvı ve elektrolit dengesini sağlanması için gerekli bir hormondur. Asıl etkisini sodyum üzerine gösterir. Aldesteron, böbreklerin nefron tubulusları üzerine etki ederek sodyumun böbreklerden geri emilimini sağlarken potasyumun ve hidrojen iyonlarının böbreklerden idrarla atılımını hızlandırır. Aşırı salınımı durumunda aşırı susama, kan basıncında artış ve kas kramplarına yol açabilir.
Seks hormonları: Kadınlarda, androjenlerin üretimi fazlaysa seste kalınlaşma gibi erkek özelliklerinin gelişmesine yol açabilir. Erkeklerde östrojen aşırı üretimi olursa memelerde büyüme (jinekomasti) ve iktidarsızlığa yol açabilir.
Feokromasitoma: Feokromasitoma adrenal medulla tümörünün en sık görülen tipidir. Belirtileri şunlardır:
- Panik ve anksiyete (ani saldırılar)
- Baş ağrısı
- Solgunluk yada kızarma
- Terlemek
- Çarpıntı (hızlı kalp atışı bilinci)
- Yüksek kan basıncı (hipertansiyon)
- Sinirlilik ve ruh hali değişiklikleri
- Kilo kaybı
Çoğu phaeochromocytomas iyi huyludur, ancak kötü huylu (kanser) de olabilir. Yukarıdaki belirtilerden herhangi birini fark ederseniz doktorunuza başvurun.
Adrenal Tümörlerin Tanısı
Adrenal bezin tümörlerini teşhis etmek çok zor olabilir. Doktorunuz sizi incelemeden önce size önceki tıbbi geçmişiniz ile ilgi sorular sorar ve sonrasında da genel olarak şu aşamalar gerçekleştirilir.
- Kan ve idrar testleri
- X-ışınları ve taramalar
- Abdominal ultrasonografi
- BT (bilgisayarlı tomografi) taraması
- MRG (manyetik rezonans görüntüleme) taraması
- I-123-MIBG taraması
- Biyopsi
- Anjiogram
Adrenal Tümör Tedavisi
Adrenal tümörlerde tedavi, tümörün tipi, büyüklüğü, hormon salgılayıp salgılamaması, adrenal dışında yayılım olup olmaması, ayrıca hastanın yaşı, klinik belirti ve bulguları göz önüne alınarak planlanır. Özellikle aşırı hormon salgısı yapan tümörlerde cerrahi tedavi uygulanır. Tedavi seçenekleri içinde cerrahiye ek olarak ilaç ve ışın tedavisi yer alır.
Ameliyat: Adrenal bezin cerrahi işlem ile çıkarılmasına adrenalektomi denir. Yapılacak cerrahi girişimin şekli kitlenin büyüklüğüne, malign (kanser) olup olmadığına ve cerrahın deneyimine bağlı olarak değişebilmektedir. Cerrahi işlem genellikle tedavinin ilk seçimdir. Tümörü tamamen çıkarmak mümkün ise başka bir tedaviye gerek kalmayabilir.
İlaçlar: İlaçlar kan basıncını düşürmek için kullanılır. Bunlar anti-hipertansif ilaçlar olarak ta bilinir.
Kemoterapi: Bu kanser hücrelerini yok etmek için anti-kanser (sitotoksik) ilaç kullanılmasıdır. Kemoterapi bazen de yayılmış adrenal tümörleri tedavi etmek için de kullanılabilir.
Radyoterapi: Bu tedavide kanser hücrelerini yok etmek için yüksek enerjili ışınlar kullanılmasıdır. Bazen kalan kanser hücrelerini yok etmek için de kullanılır.
Radyonüklid (Atom) Tedavi: Çok küçük boyutlu kürecikler içine Yitriyum-90 (Y-90) denilen radyoaktif bir madde konulmaktadır. Kanserli dokunun içerisine bu kürelerden milyonlarcası konularak dokunun ışınlanması sağlanır. Doğrudan kanser dokusu içerisine konulduğu için diğer dokular zarar görmez. Böylece çok yüksek oranda ışın verilip kanser ortadan kaldırılabilir.