Kıl Dönmesi

Kıl Dönmesi (Pilonidal Sinüs) Nedir?

Kıl Dönmesi (Pilonidal Sinüs) Nedir? Kıl Dönmesi, özellikle kuyruk sokumu bölgesinde cildin altında bir kavite (boşluk, kist) gelişimidir. Pilonidal’in literaratürdeki anlamı ‘kıl yuvasıdır’. Çünkü kavitede, kist içinde sıklıkla kıl bulunur. Pilonidal sinüs hastalığı (PS) en sık sakro kuyruk sokumu bölgesinde görülmektedir.

Kıl Dönmesi Kimlerde Sık Görülür?

  • Erkeklerde
  • 15-30 yaş aralığında
  • Kıl yoğunluğu fazla olan kişilerde
  • Esmer tenlilerde
  • Öğrenci, şoför gibi çok uzun süreler oturmak zorunda olan kişilerde
  • Kalça cilt altı yağ dokusu kalın olan kişilerde daha sık görülür

Kıl Dönmesi Sebepleri Nelerdir?

  • Vücut kıllarının ve günlük dökülen kıl miktarının fazla olması,
  • Kalçalar arasındaki yarığın (natal kleftin) dar ve derin olması sonucu kıllara uygulanan emme kuvvetinin artmasıyla dökülen kılların dar ve derin olukta uzun süre beklemesi,
  • Derinin uzun süre nemli kalmasının kılların batmasını kolaylaştırması,
  • Kalçalar arasındaki yarıkta çatlak ya da nedbe dokusunun olması,
  • Uzun süre oturarak çalışmaya bağlı olarak burada biriken kılların devamlı olarak bu bölgede yaralanmaya (travmaya) neden olması,
  • Kötü hijyen; uzun sure bu bölgenin yeterince temizlenmemesidir.

Kıl Dönmesi Belirtileri

Kıl dönmesi genellikle belirti vermeden uzun süre kalabilir. İlk oluştuğu dönemde doku içine giren kılların az olması sebebiyle 1-2 cm lik hafif ağrılı bir şişlik şeklindedir. Dikkatli bakıldığında kuyruk sokumu cildinde orta hatta  bir veya birkaç yerde kılların girdiği delikler görünür.

Tedavi geciktirilirse ve temizlik kurallarına dikkat edilmezse yeni delikler açılabilir bu şekilde çok sayıda giriş deliği oluşması mümkündür. Giriş deliği sayısının artması ve daha geniş alanda delikler oluşması tedaviyi güçleştiren bulgulardır.

Sağlığına dikkat etmeyen kişilerde çok kıl birikmesine bağlı olarak o alanda misket yada yumurta kadar şişlik oluşabilir ve giderek büyüyebilir. Halk arasında kıllar yürür diğer organları sarar düşüncesi yanlıştır kıllar her zaman yumak halinde belli bir yerde kalır.

Sert oturma, düşme gibi travma sonucu kıl yumağını vücuttan ayıran kapsülün zedelenmesi halinde hafif bir akıntı şikayeti olur ve uzun zaman devam edebilir bu durumda akıntı bulgusuda eklenmiş olur.

Pilonidal sinüste şu bulguların biri veya hepsi görülebilir

  • Giriş deliği yada delikleri
  • Şişlik nohut kadar olabileceği gibi yumurta kadar da olabilir.
  • Pis kokulu akıntı
  • Bölge cildinde renk değişikliği
  • Ağrı
  • Kaşıntı

Apseleşme varsa bu bulgulara şunlar eklenir;

  • Şiddetli ağrı
  • Şişlikte artma
  • Kızarıklık
  • Ateş
  • Titreme

Bu şikayetlerin eklenmesi durumunda pilonidal sinüs apsesi düşünülür. Apseye müdahale sonrası genellikle apsenin boşaltıldığı yerde kalan delikten uzun süre cerahatli akıntı olur ancak apsenin ağır şekli geriledikten 1-2 ay sonra pilonidal sinüs tedavisi yapılır. Pilonidal sinüs apsesi acil müdahale gereken bir durumdur. Bütün apseler gibi pilonidal sinüs apseside boşaltılarak tedavi edilir ek olarak antibiyotik tedavisi eklenir.

Kıl dönmesi belirtileri görüldüğünde herhangi bir şikayet yapmasada tedavi olunmalıdır, tedavisi geciktirildiğinde yeni kıllar girer,yeni apse alanları oluşabilir bu durumlarda hastalığın ilerlemesine ve tedavisinin güçleşmesine sebep olur.Erken dönemde tedavi yapılması ameliyat sonrası görülen tekrarlama ihtimalinide azaltır.

Pilonidal Sinüs

Kıl Dönmesi Tedavisi

1) Çıkartıp Yama Yardımıyla Kapatma

Uzun süreli akıntıyla giden kronik pilonidal sinüs vakalarının çoğu için en uygun ameliyat tipi yarayı genişce çıkartıp yamayla onarma şeklindeki ameliyat tipidir. Önce hastalıklı doku tamamen çıkartılır.Orta hatta komşu kalça dokularından cilt ve cilt altını içeren dil biçiminde bir yama dokusu (flep) hazırlanır.Yama yana döndürülüp yara çıkartılmasından arta kalan boşluğa dikilerek ameliyat (eksizyon + flep) tamamlanır. Uzun dönem sonuçları açısından bakıldığında halen en başarılı ameliyat tekniğidir.

2) Çıkartıp Açık Bırakma

Hastalıklı bölgenin kesilip çıkartılıp yaranın olduğu gibi açık bırakılması; kısa ve kolay bir işlemdir. Ancak yara iyileşme süresi 6-8 haftayı bulabilir. Hastalığın tekrarlama oranı %5-10’dur. Hasta açısından zahmetli bir tedavi şekli olduğu için zorunlu kalınmadıkça tercih edilmez.

3) Çıkartıp Dikme

Hastalıklı bölgenin çıkartılıp yara dudaklarının karşılıklı dikildiği yöntem (eksizyon + primer onarım) az tercih edilen bir ameliyat türüdür. Nadiren, sadece küçük iltihaplarda uygundur. Ameliyat süresi 20 dk. yara iyileşme süresi 10-15 gün,ancak hastalığın tekrarlama oranı %20-30’dur.

4) MİKROSİNÜSEKTOMİ

Hastalığı çok küçük bir alanda olan hastalarda uygulanan basit ve sınırlı bir ameliyat tipidir. Hastalarının%5-10 gibi oldukça az bir kısmı için uygun olabilir. Sadece hastalığın erken evresinde, kalçalar arası çukurluğun az, kıl yoğunluğunun düşük olduğu hallerde basit bir seçenek olarak düşünülebilir.

ANESTEZİ

En çok tercih edilen anestezi yöntemi belden iğne (spinal anestezi) yöntemidir. Bu yöntem ameliyattan sonra 2-3 saat daha belden aşağısında hissizlik, ağrısızlık sağladığı için oldukça konforludur. Özel bir zorunluluk olmadıkça tümüyle uyutmaya (genel anesteziye) ihtiyaç yoktur. Hastalık sadece küçük bir alanda ise veya sadece apse drenajı yapılacak ise sadece o bölgeyi uyuşturma (lokal anestezi) yeterli olabilir.

Ameliyat Sonrası Takip ve Tavsiyeler

Hastanın yürümesi, yara üzerine oturması, sırtüstü yatması serbesttir. Ancak ilk bir hafta boyunca yara üzerine uzun süreli ağırlık verilmesi, yarayı aşırı derecede gerecek şekilde davranılması uygun değildir. Tuvalete oturulabilir ve pansumanı kirletmeyecek şekilde temizlik yapılabilir. İlk 5 gün antibiyotik ve ağrı kesici kullanılması önerilir. Bir hafta kadar daha yara pansumanla kapatılır. Bir hafta dolduktan sonra pansuman kaldırılarak banyo yapılabilir. İki hafta dolduktan sonra dikişler alınır ve hasta işine devam edebilir.İlki ameliyattan 15 gün sonra olmak üzere 3 ay boyunca her 15 günde bir tüm kalça ve anüs bölgesindeki kıllar, tüy dökücü kremler kullanılarak temizlenmelidir. Yürüyüş ve hafif eksersizlerin yapılmasında sakınca yoktur. Futbol vb. ağır sporlar 3 ay dolduktan sonra yapılabilir. Yara problemi olmadıkça uzun süreli takip gerekmez.

Kıl Dönmesi Hastalığı Tekrarlanır Mı?

Ameliyat sonrası tercih edilen ameliyata ve hastaya ait faktörlere bağlı olarak değişen oranlarda hastalığın tekrarlaması söz konusu olabilir. Bunu önlemek için kılların temizlenmesine dikkat edilmelidir. Kılları temizlemek için kıl dökücü kremler veya traş önemlidir.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir