Uyku apnesi, uyku esnasında nefesin on saniyeden fazla tutulması ve bunun bir saat içerisinde belirli sayıdan fazla gerçekleşmesidir. Uyku apne sendromu, kandaki oksijen düzeyinin belirli seviyelerin altına inmesiyle karakterize olan bir sorundur.
Genellikle orta yaşlı ve kilolu erkeklerin hastalığıdır. Her yaşta görülebilirse de, en sık 40-65 yaşları arasında karşımıza çıkar ve 65 yaşından sonra görülme oranı aynı kalır. Erkeklerde 2-3 kat fazla görülür, kadınlarda ise menapozdan sonra artar. Uyku apne sendromu görülme sıklığının erkeklerde %4, kadınlarda %2 olduğu bildirilmiştir. Hem halk tarafından, hem de hekimler arasında çok iyi tanınmayan bir sendrom olduğundan tanıda gecikmelere sık rastlanır.
Bilgi: Dünyadaki uyku apnesi hastalarının %80-90’ına henüz tanı konulamadığı hesaplanmıştır; bu oranın Türkiye’de % 95-98 olduğu sanılmaktadır. Amerika’da uyku apnesi hastalarına, bu hastalıkla ortalama 10 yıl yaşadıktan sonra tanı konulabilmektedir.
Ülkemizdeyse apnenin ne olduğunu bilmeyenlerin oranı oldukça yüksektir. Baş vuran hastaların büyük bir kısmı horlamam var, ya da benimle kimse uyumuyor seklinde sorunlarını anlatmakta. Maalesef sağlıklarını derinden etkileyen apnenin farkında çok ciddi bir hastalık olduğunun bilincine varamamaktalar. Son yıllarda horlama ve apneye uygulanan cerrahi girişimlerde pek çok yenilik bu alanda tedaviye dâhil olmuştur. Bunlardan en önemlileri Lingual süspansiyon (dil askısı), hyoid süspansiyon ve troid süspnsiyondur.
Uyku Apnesi Kimlerde Görülür?
Kilolu ve 40 yaş üstü kişilerde sıklıkla görülür. Erkeklerde kadınlara oranla iki kat daha fazla göze çarpmaktadır. Ayrıca uyku apnesi kalıtımsal olarak da görülebilir. Yani kişi kilolu olmasa bile, kişilerde kalıtıma bağlı olarak ortaya çıkabilir. Uyku Apnesinin tanımlamasından yola çıkarak, uyku sırasında yanı başımızdaki kişide tanımdaki şekli ile horlama ve nefes alma düzensizliği görüldüğünde buna tanık olan kişilere büyük görev düşmektedir. Buna tanık olan kişiler, Apne belirtisi gösteren şahısları bir uzmana yönlendirmelidir.
Uyku Apnesi Belirtileri
- Düzensiz solunum: Rahatsızlığın en önemli belirtisi olan uyku boyunca görülen solunum duraklamaları, iç çekmeleri ve horlamalarıdır. Bu düzensizlikler normal kişilerde görülen horlamalardan farklıdır. Normalde sırt üstü yatanların horladığı bilinse de, bu rahatsızlıkta kişiler her pozisyonda horlamaya devam ederler. Hastalar uyku sırasında el ve kol hareketleriyle rahatsız bir uykunun görüntüsünü çizerler.
- Uykuda nefes durması: Hastalarda sıkça tekrarlanan uzun süre devam eden solunum durması meydana gelir. Hastalığın önemli belirtisi olan solunum durması, 10 saniyeden dakikalar boyu devam eden bir duruma gelebilir. Bu kişilerde oksijen yetersizliği ve uyku düzensizliği oluşmaktadır.
- Gündüz aşırı uyku hali: Gece uyku düzeni bozulan hastalar, kendilerini yorgun hissettiklerinden gündüz uyuklama durumları yaşamaktadır. Bu durum özellikle araç kullanan hastalar için tehlike oluşturmaktadır. Bu hastalığı olan kişiler 8 kat fazla kaza yapma riski taşımaktadır. Hastalarda yorgunluk ve konsantrasyon bozukluğu meydana gelmektedir.
- Diğer belirtiler: Biline belirtiler dışında hastalarda bacak şişmeleri, mide yanmaları, gece koyu renk idrar yapma, uykuda terleme, göğüste baskı duyma gibi belirtiler görülebilir.
Uyku Apnesi Tedavisi
Bu hastalığa benzeyen, benzer belirtiler gösteren hastalıklar bulunduğundan, teşhisin kesin yapılması gerekir. Uyku apnesinin kesin teşhisi laboratuvarda uyku çalışması denilen bir teknikle ölçülmektedir. Laboratuvar ortamında poligrafik tetkik denilen inceleme yapılması gerekir. Bu incelemede uyku esnasındaki parametreler kayıt altına alınmaktadır. Beyin aktiviteleri, uykunun kalitesi, yapısı ve bozuklukları sağlıklı bir şekilde incelenmektedir. Hastanın solunum hareketleri, uykudaki oksijen miktarı, kalp ritimleri ve EKG kayıtları yapılıp, beden fonksiyonları inceleme altına alınır. Testlerin sonucunda tedavi gerekiyorsa, acilen tedaviye başlanır. Apse anatomik bozukluklardan kaynaklanıyorsa, protez, cerrahi yöntemler ya da ilaç tedavileri uygulanır. Hastalara uyku sırasında solunuma yardımcı olan cihazlar kullandırılır. Bu cihazlar nefes alışverişini düzenleyerek, hastaların düzenli uyku uyumalarına yardımcı olur.
Uyku Apnesinden Nasıl Kurtulabiliriz?
Özellikle hafif ve orta durumlardaki vakalarda uyku apnesini ortadan kaldırmanın en iyi yollarından biri yaşam tarzı değişikliğidir. Daha iyi bir gece uykusu almak için şu önemli değişiklikler yapın:
Yeterince uyuyun: Yatma zamanınız için oluşturacağınız alışkanlıklar ve rutinler uyku düzeninizi oluşturur. Düzenli uyku saatinizin olması, akşamları yapacağınız rahatlatıcı aktiviteler uykuya geçişinizi kolaylaştıracak ve stresinizi azaltacaktır. Yatmadan birkaç saat öncesinde teknolojik aletlerden uzak durmaya başlayın. Kendinize sessiz, sakin bir ortam yaratın. Ayrıca yatmadan önce alacağınız sıcak bir duş uykuya dalmanızı kolaylaştıracaktır. Yatakta TV seyretme veya yatma saatinize çok yakın bir saatte yapacağınız egzersiz, alkol ya da kafein tüketimi sizi iyi bir uykudan alıkoyacaktır. Yatak odanız serin, karanlık ve sessiz olmalı. Rahatsız yatak, ışık, gürültü, bunaltıcı sıcak uykunuzu bozabilir. Horlayan eş ve evcil hayvanlar da. Yatak odanızda bulunan eşyaların bir listesini çıkartın. Tam gözünüz karanlığa alışmışken, telefon, saat, radyo, sokak aydınlatması gibi gözünüzü alabilecek eşyalardan uzak durun. Gerekiyorsa ışığı tamamen kesecek perde kullanın. Oda sıcaklığınızı 18,5 civarında tutun.
Sigarayı bırakın ve fazla kilolarınızdan kurtulun: Sigara dumanı solunum yollarını daraltarak, yeterli oksijenin geçmesini zorlaştırır ve onları iltihaplandırır. Vücut ağırlığınızın yüzde 10’unu kaybetmeniz uyku apnenizin de üç kademe iyileşmesini sağlayacaktır. Ortalama kilodaki çoğu kadının bu rahatlığı elde etmek için yalnızca 4-5 kg vermesi yeterlidir.
Burun tıkanıklığını tedavi edin: Reçetesiz satılan burun spreyleri, tuzlu damlalar ve dekonjestanlar burun tıkanıklıklarını azaltmaya ve solunum yolunuzu açmaya yardımcı olur.
Alkol ve sakinleştiricilerden kaçının: Alkol ve sakinleştiriciler beyin faaliyetlerinizin gücünü azaltır ve bununla birlikte yeterli oksijen almanızı riske atar. Uyku ilaçları düzensiz uykular için bir çözüm yolu gibi görünse de aslında sizi canlı tutma görevi olan beyninizi işinden alıkoyar.